DOLAR 34,8753 0.06%
EURO 36,7301 0%
ALTIN 3.011,83-0,06
BITCOIN 34008560,71%
İstanbul

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

admin

admin

10 Aralık 2024 Salı

ASGARİ ÜCRETİN BELİRLENMESİNDE İNSAN ONURU VE YAŞAM KALİTESİ ÖNCELİKLİ OLMALI!

ASGARİ ÜCRETİN BELİRLENMESİNDE İNSAN ONURU VE YAŞAM KALİTESİ ÖNCELİKLİ OLMALI!
0

BEĞENDİM

Yeni Asgari Ücret İçin İlk Pazarlık Başlıyor

ASGARİ ÜCRETİN BELİRLENMESİNDE İNSAN ONURU VE YAŞAM KALİTESİ ÖNCELİKLİ OLMALI!

 

Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden biri olan asgari ücret artışı, milyonlarca çalışanın yaşamını doğrudan etkiliyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı, işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin bir araya gelmesiyle bugün gerçekleştirilecek. Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren 2025 yılı asgari ücret görüşmeleri öncesinde önemli açıklamalarda bulunan Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken, hem kamu çalışanlarının hem de sağlık emekçilerinin maaşlarının enflasyon karşısında eridiğine dikkat çekerek açlık sınırının altında belirlenen ücretlerin adil olmayan bir durum yarattığını belirtti.

 

Yeni asgari ücret zammı için yapılacak ilk pazarlıkta, masada hangi rakamların konuşulacağı merak konusu.  Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 15 üyesinden oluşan heyet, bugün gerçekleştireceği ilk toplantısında asgari ücret artışı için müzakerelere başlayacak. Toplantıda, işçi ve işveren temsilcilerinin karşılıklı görüşmeler yapacağı ve oy çokluğuyla ilk kararın alınacağı belirtiliyor. Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken, toplantı öncesi yaptığı açıklamada Türkiye’nin mevcut ekonomik koşullarında yapılan maaş artışlarının yetersiz kaldığını vurgulayarak, bu adaletsizliğin çalışanların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini söyledi.

 

Asgari Ücret Sadece Bir Rakam Değildir

Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girecek yeni asgari ücretin, tüm çalışanların refahını artıracak şekilde belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Özlem Akarken, “Bu enflasyonist ortamda yapılan maaş artışları, sağlık emekçileri ve milyonlarca çalışan için yetersiz kalmaktadır. Açlık sınırının dahi çok altında kalan bu ücretlerle bir ailenin geçimini sağlayabileceğini varsaymak akıl tutulmasıdır. Sağlık çalışanları, emekliler ve kamu çalışanları, yıllardır ekonomik sıkıntılar içinde ayakta kalmaya çalışmaktadır. Bu koşullar altında verilen bu zammı kabul etmemiz mümkün değildir. Sağlık emekçileri ve milyonlarca çalışan açlığa terk edilmiştir. SAHİMSEN olarak, işverenlerin sürdürülebilir üretim kapasitesini koruyacak, çalışanların da insan onuruna yakışır bir yaşam sürebileceği adil bir düzenleme talep ediyoruz. Sosyal adalet anlayışı doğrultusunda belirlenmesi gereken bu rakam, çalışanlarımızın ve ailelerinin insanca bir yaşam sürmesi için kritik önemdedir.” dedi.

 

Açlık Sınırının Altında Maaşla Yaşamak Mümkün Değil

Asgari ücret, toplumun en savunmasız kesimlerinden biri olan işçi sınıfı için bir barometre işlevi görmektedir. Açlık sınırının altında belirlenen bir ücretle bir aileyi geçindirebilmek, ne yazık ki mümkün değildir diyen Akarken, “Bugün, milyonlarca çalışan asgari ücretle geçim mücadelesi veriyor. Artan enflasyon ve yükselen yaşam maliyetleri, maaşların değerini her geçen gün daha da eritiyor. Açlık sınırının çok altında belirlenen ücretler, çalışanlarımızı geçim derdiyle baş başa bırakıyor. Asgari ücretin belirlenmesinde sadece ekonomik göstergeler değil, aynı zamanda insan onuru ve yaşam kalitesi göz önünde bulundurulmalıdır. Sağlık çalışanları, kamu çalışanları ve tüm işçiler, hak ettikleri maaşları almalı ve ekonomik krizden etkilenmeden yaşamlarını sürdürebilmelidir.’’ ifadelerini kullandı.

 

Sahim-Sen’den 2025 Asgari Ücret Artışı İçin Adalet ve İnsanca Yaşam Talebi

2025 yılı için yapılacak asgari ücret artışı, Türkiye’nin sosyal adalet anlayışını ve ekonomik hedeflerini yansıtan bir karar olacaktır. Bu kararda, çalışanların haklarının korunması, kamu hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve ekonomik refahın sağlanması adına atılacak adımlar büyük bir önem taşıdığını vurgulayan Akarken, Sağlık Hizmetleri Sendikası (Sahim-Sen) olarak talepleri belirtti;

  • Asgari ücretin açlık sınırının üzerinde olacak şekilde artırılması,
  • Çalışanların insanca yaşam koşullarını karşılayabilecek ücretlere sahip olması için adımlar atılması,
  • Kamu çalışanlarının, sağlık emekçilerinin ve emeklilerin maaşlarının iyileştirilmesi,
  • Emeklilerin maaşlarında refah payının artırılması,
  • Ücret artışlarının sosyal adalet anlayışı doğrultusunda ve ekonomik kalkınmayı da gözeterek yapılması.
Devamını Oku

HEPSİBURADA, GÜÇLÜ PERFORMANSINI ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE DE SÜRDÜRDÜ

HEPSİBURADA, GÜÇLÜ PERFORMANSINI ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE DE SÜRDÜRDÜ
0

BEĞENDİM

HEPSİBURADA, GÜÇLÜ PERFORMANSINI ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE DE SÜRDÜRDÜ

Saatte 96 yeni müşteri kazandı
FAVÖK’ünü yüzde 287 artırdı

Hepsiburada, 2024 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Temmuz-Eylül döneminde 233 bin müşteri kazanımıyla aktif müşteri sayısını
12,3 milyonun üzerine taşıyan Hepsiburada, yılın ilk 9 ayında 98 milyon sipariş aldı. Enflasyondan arındırılmamış toplam satış hacmi ilk dokuz ayda yüzde 90,4 oranında artarken bu oran enflasyondan arındırılmış verilere göre yüzde 17,4 oldu. Enflasyondan arındırılmış satış hacmi 122 milyar Türk lirasına ulaştı 

Hepsiburada, operasyonel mükemmeliyet ve müşteri memnuniyeti üzerine inşa ettiği büyüme modeliyle, yılın üçüncü çeyreğinde de güçlü finansal sonuçlara imza attı. Enflasyondan arındırılmamış verilere göre yılın üçüncü çeyreğinde toplam satış hacmini daha önce açıkladığı tahminlerle uyumlu biçimde yüzde 70 oranında artıran Hepsiburada, enflasyondan arındırılmış verilerde de yüzde 10,3 büyüme performansı yakalayarak sektördeki güçlü konumunu pekiştirdi. Bu veriler ışığında yılın üçüncü çeyreğindeki toplam satış hacmi 42,3 milyar TL olarak gerçekleşti. Böylece Hepsiburada’nın enflasyondan arındırılmış 9 aylık toplam satış hacmi 122 milyar liraya ulaşırken, toplam satış hacmi büyüme oranı enflasyondan arındırılmış verilere göre yüzde 17,4 oldu.

Hepsiburada, verimlilik ve sürdürülebilir kârlılık performansını da yükselterek enflasyondan arındırılmış verilere göre FAVÖK’ün toplam satış hacmine oranını yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla 0,9 puan artışla yüzde 1,2 seviyesine çıkardı. 9 aylık dönemde ise 0,6 puan artışla yüzde 1 olarak gerçekleşti. Öte yandan, Hepsiburada’nın operasyonel nakit akışı ilk 9 ayda yüzde 36,3 artışla yaklaşık 3,4 milyar TL’ye ulaştı; serbest nakit akışı ise aynı dönemde yüzde 50,5 artışla 2,1 milyar TL’ye yükseldi.

PLATFORMDA SATIŞA SUNULAN ÜRÜN SAYISI 280 MİLYONA YÜKSELDİ

Üç aylık dönemde yaklaşık 32 milyon sipariş alan Hepsiburada böylece 2024’ün ilk 9 ayında aldığı sipariş sayısını da geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 25 artırarak 98 milyona çıkardı. Platformda satışa sunduğu ürün seçkisini yüzde 33’lük artışla 280 milyonun üzerine taşıyan Hepsiburada, net müşteri kazanımında da önemli bir başarıya imza attı. Aktif müşteri sayısı üçüncü çeyrekte 207 bin artışla 12,3 milyon seviyesine yükselirken, böylece saatte 96 yeni müşteri kazanımı gerçekleştirmiş oldu. Müşterilerin son 12 aydaki sipariş sıklığı ortalaması ise 10,8 oldu.

 

“MÜŞTERİ ODAKLI YAKLAŞIMIMIZ BİLANÇOYA YANSIYOR”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hepsiburada CEO’su Nilhan Onal Gökçetekin, “Hepsiburada olarak, büyük bir gururla üstlendiğimiz ‘ticareti dijitalleştirme’ sorumluluğumuz sadece online bir alışveriş platformu yaratmakla sınırlı değil. Müşterilerimizin kaliteli ve güvenilir ürünlere, en kolay ve en uygun şekilde ulaşmasını sağlamak, siparişten teslimata kadar onlara en iyi müşteri deneyimini sunmak, bu vizyonun vazgeçilmez bir unsuru. Bu anlayışın ve müşteri odaklı düşünce kültürünün, son dönemde ortaya koyduğumuz güçlü bilançoların en büyük destekçisi olduğuna inanıyoruz. Özellikle yoğun rekabetin bulunduğu sektörlerde, daha çok tasarruf üzerinden sağlanmaya çalışılan bilanço kalitesinin aslında müşteri memnuniyetinden ve operasyonel mükemmeliyetten geçtiğini çok iyi biliyoruz. 2024 yılı, Hepsiburada tarihinde, bunu rakamlarla da ortaya koyduğumuz önemli bir dönüm noktası oldu. Seneyi, toplam satış hacmimizde yaklaşık yüzde 75 oranında büyümeyle tamamlamayı bekliyoruz. Enflasyondan arındırıldığında yüzde 13 düzeyinde bir büyümeden bahsedebiliriz” dedi.

“KÂRLILIK VE VERİMLİLİĞİMİZİ ARTIRDIK”

Eylül ayında gerçekleştirdikleri okula dönüş kampanyası ve Hepsiburada Premium üyelerinin artan sipariş sıklığının etkisiyle yılın ilk 9 ayında toplam satış hacimlerini yüzde 90,4 (enflasyondan arındırılmış %17,4) artırdıklarını hatırlatan Nilhan Onal Gökçetekin, “Bizim için satış hacmimizi artırmak kadar önemli olan diğer bir konu bunu kârlı ve sürdürülebilir bir şekilde yapabilmek. NASDAQ Teknoloji Borsası’na kote olduğumuzdan bu yana ilk kez bir çeyrekte enflasyondan arındırılmış faaliyet kârı elde ederek, bu alanda önemli bir performans ortaya koyduk. Aynı şekilde FAVÖK’ümüzü üçüncü çeyrekte yüzde 287, yılın ilk 9 ayında ise yüzde 192 yükselttik. Tüm bunlara paralel olarak kârlılık oranımız da, üçüncü çeyrekte 2,1 puan iyileşerek yüzde 11,5 ile halka arz sonrası dönemin en yüksek seviyesine ulaştı” dedi.

“HEPSİJET, DİĞER PERAKENDECİLERE SUNDUĞU TAŞIMA HİZMETİ HACMİNİ YÜZDE 97 ORANINDA ARTIRDI”

Hepsiburada’nın güçlenen bilançosunda, yapay zeka odaklı yatırımların çok büyük payı olduğunu sözlerine ekleyen Nilhan Onal Gökçetekin şu ifadeleri kullandı: “Gelir çeşitlendirme stratejimizin önemli bir parçası olan yapay zeka odaklı yatırımlarımız, sadece Hepsiburada bünyesinde değil, platform dışında da çok güçlü büyüme performansları ortaya koyuyor. Türkiye’nin 81 ilinde hizmet veren HepsiJET, platform dışındaki perakendecilere sunduğu taşıma hacmini yüzde 97 oranında artırırken, dış müşterilerin toplam taşıma hacmi içerisindeki payı %35’e ulaştı. Türkiye’nin en büyük banka-dışı ‘şimdi al sonra öde’ oyuncusu olan Hepsipay, Hepsiburada Limiti çözümünde yıllık 3,1 katlık hacim büyümesiyle hem bu alandaki yetkinliğini hem de sektörün potansiyelini ortaya koydu.”

‘HEPSİBURADA PREMIUM’U TERCİH EDEN MÜŞTERİ SAYISI 3,7 MİLYONA YÜKSELDİ 

Hepsiburada üçüncü çeyrek bilançosu ve yatırımcı sunumunda öne çıkan diğer detaylar da şu şekilde:

  • Hepsiburada’nın toplam satış hacmi içerisinde pazaryerinin oranı yüzde 70,4’e ulaştı.
  • Türkiye’de geliştirilen ve hayata geçirilen ilk üyelik bazlı sadakat programı olma özelliği taşıyan “Hepsiburada Premium” 30 Kasım itibarıyla 3,7 milyon müşteriye ulaştı.
  • Hepsiburada, 75 Net Tavsiye Skoru ile en çok tavsiye edilen e-ticaret şirketi olma başarısını korurken, HepsiJET 88 Net Tavsiye Skoru ile teslimat alanında deneyim liderliğini sürdürdü.
  • Hepsipay’in sunduğu ödeme çözümlerinin toplam satış hacmi içerisindeki payı yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 8,8’e ulaştı.
  • 20 milyon öğrenciyi ve ailelerini yakından ilgilendiren ‘Okula Dönüş’ sürecinde 81 ildeki esnaf ve tüketiciyi bir araya getiren Hepsiburada, her yıl e-ticaretin rekorlarına sahne olan kasım ayında da 30 gün boyunca rekor indirimlere imza attı. Kasım ayı boyunca Hepsiburada platformu 500 milyon ziyaret alırken saniyede 12 ürün satıldı.

 

Devamını Oku

Kendine güvenen kontrolörlerin sadece üçte biri CFO olmak istiyor

Kendine güvenen kontrolörlerin sadece üçte biri CFO olmak istiyor
0

BEĞENDİM

Finansal Kontrolörün DNA’sı Raporu 2024 yayımlandı

EY: Finansal kontrolörlerin %86’sı önümüzdeki beş yıl içinde rollerinin kapsamının büyük ölçüde değişmesini beklediğini söylüyor

EY; Finansal Kontrolörün DNA’sı Raporu’nun 2024 versiyonunu yayımladı.
Geleceğin finansal kontrolörünün DNA’sını tanımlamayı amaçlayan rapor, finansal kontrolörlerin sorumluluklarının nasıl dönüşebileceğini açıklıyor. Araştırmaya katılan finans kontrolörlerinin %86’sı önümüzdeki beş yıl içinde rollerinin önemli ölçüde değişmesini beklerken, %26’sı ise beş yıl içinde rollerinin bugüne kıyasla çok farklı ve bilinmeyen bir beceri setine sahip olacağını söylüyor.

Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, strateji, kurumsal finansman ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst&Young), Küresel Finansal Kontrolörün DNA’sı Raporu 2024’ü yayımladı. 28 ülkede 1.000’den fazla finansal kontrolör ve 280 üst düzey finans liderinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırma, finansal kontrolörlerin, önümüzdeki beş yıl içinde rollerinde radikal bir değişime hazırlandığını, veri ve teknolojiyi kucaklayabilenler için büyük fırsatlar sunduğunu ortaya koyuyor. Ancak, katılımcıların birçoğu bu değişimin neleri içerdiği konusunda emin değil ve birçoğu da bu değişimi yönetmek için ihtiyaç duydukları desteği alamadığını ifade ediyor.

Ayrıca rapor, her 10 finansal kontrolörden neredeyse 9’unun (%86) 2030 yılına kadar rollerinin önemli ölçüde değişmesini beklediğini ve %39’unun değer yaratmaya daha fazla odaklanacağını öngördüğünü belirtiyor.

Araştırmaya katılan finansal kontrolörlerin dörtte birinden fazlası (%26), on yılın sonunda rollerinin tamamen farklı ve hatta belki de “bilinmeyen” yetenekler gerektireceğini düşünüyor. Sadece %14’ü gelecekteki rollerinin bugünküne benzer olacağını söylüyor.

Araştırma, pek çok finansal kontrolörün yakın gelecekte yaşanacak değişiklikler için kendilerini iyi hazırladığını ortaya koyuyor. Hazırlıklarını yapan liderler, Yapay zekanın (AI) gelişmesi konusunda çoğu finans liderinin önündeler ve %67’si bu teknolojiyi günlük işlerinde kullanıyor. Buna ek olarak, finansal kontrolörlerin %88’i stratejik öngörüler sağlamak için yapay zekayı kullanıyor.

Ancak birçoğu, değer yaratmak için ihtiyaç duydukları desteği alamıyor. Her 10 kişiden biri (%10) gerekli personele sahip olmadığını söylerken, beşte biri (%20) gerekli bütçeden yoksun olduklarını belirtiyor.

Finansal kontrolörün rolünün değişim içinde olduğu açıkça kabul edilmesine ve veri içgörüleri ile yapay zekanın benimsenmesine rağmen, araştırma aynı zamanda gelişen teknolojinin gücünden tam olarak yararlanmak için daha fazla desteğe ihtiyaç duyulabileceğini de gösteriyor. Katılanların sadece %21’i teknolojiyi kullanma fırsatlarını araştırmayı değer yaratmanın en önemli üç yolundan biri olarak sıralarken, %73’ü teknolojiyi şirketin büyümesi için kullandığını belirtiyor.

Birçok finansal kontrolör değer yaratmayı rollerinin gelecekteki odak noktası olarak görse de, şimdilik büyük bir kısmı büyüme fırsatlarını araştırmak yerine maliyet tasarrufu stratejileri (%46) gibi değer optimizasyonuna odaklanmaya devam ediyor.

Ancak araştırma, “kendine güvenen kontrolörler” olarak bilinen ve halihazırda teknoloji yoluyla değer yaratan bir grup finansal kontrolör (genel örneklemin %25’i) olduğunu ortaya koyuyor. Bu grubun yaklaşık beşte ikisi (%37), ankete katılan diğer kontrolörlerin %25’ine kıyasla inovasyon konusunda liderlik ediyor.

Kendine güvenen kontrolörlerin sadece üçte biri CFO olmak istiyor

Rapor ayrıca, sektör genelindeki nitelikli profesyonel eksikliğini yansıtacak şekilde, önümüzdeki yıllarda mesleğin zirvesinde potansiyel bir yetenek sıkıntısına işaret ediyor ve kendine güvenen kontrolörlerin sadece üçte biri (%32) finans yöneticisi (CFO) olmak istediğini söylüyor.

CFO rolünü hedefleyenler, bazı iş alanlarının önemi konusunda, görevlerinde kalmak isteyen kontrolörlere göre daha az ikna olmuş durumdalar. Örneğin, CFO olmak isteyenlerin sadece %51’ine kıyasla, görevlerinde kalmak isteyen kontrolörlerin %73’ü inovasyonun önemli olduğunu söylüyor.

EY Türkiye Finansal Muhasebe ve Danışmanlık Hizmetleri Şirket Ortağı Ozan Özarıkça raporla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Finansal kontrolörün rolü önemli bir değişimin eşiğinde ve bunun nasıl sonuçlanacağı tam olarak belli olmasa da artık aynı anda birden fazla sorumluluğu yerine getirmeleri gerektiği açıktır. Kısa vadeli performans ile uzun vadeli değer sağlamak arasında bir denge kurmaları gerekiyor ve sorumlulukları artık bilançonun çok ötesine uzanıyor. Ayrıca başarılı bir dönüşümün ilk adımı, değişim ihtiyacının kabul edilmesidir. Bunun çoğu finans fonksiyonunda mevcut olduğu açık olsa da finansal kontrolörlerin değer yaratma potansiyellerini ortaya çıkarmak ve liderleriyle birlikte sektörü geliştirmek için gereken teknolojik becerileri ve bilgileri geliştirmede aktif olarak liderlik etmeleri gerekir. İnovasyon, özellikle de teknoloji ve veri kullanımı söz konusu olduğunda ‘kendine güvenen kontrolörler’ ile meslektaşları arasındaki fark çok açık. Bu liderler, daha az tecrübeli kontrolörlerin beceri ve odaklanma açısından üzerinde çalışabilecekleri ideal bir model sunuyor ve doğru destek ve yaklaşımla, finansal kontrolör rolünün gerçek değer yaratma ve inovasyon için nasıl bir güç olabileceğini gösterebiliyorlar.”

Devamını Oku

İzmir’in E-ticarette En Başarılı Firmaları Belli Oldu!

İzmir’in E-ticarette En Başarılı Firmaları Belli Oldu!
0

BEĞENDİM

Ticimax, 19 yıllık deneyimini KOBİ’lere, girişimcilere ve firmalara aktarabilmek amacıyla 8 yıl önce başlattığı ‘’E-ticaret Sohbetleri ve E-ticarete Başlıyorum Eğitimleri’’nin 77.’sini 10 Aralık 2024 Salı günü İzQ Girişimcilik Merkezi’nde gerçekleştirecek. Bu etkinlik kapsamında Ticimax, e-ticarette başarı gösteren müşterilerini onurlandırmak amacıyla Eylül ayında ilki gerçekleştirilen “E-Anadolu Ödülleri” programının dördüncüsünü İzmir’de düzenleyecek ve belirli kategorilerdeki ödülleri sahiplerine takdim edecek.

Tarih: 10 Aralık 2024 Salı

Saat: 20:30

Mekan: İzQ Girişimcilik Merkezi, İzmir

Devamını Oku

Audi A5, genişleyen boyutları, yeni teknolojisi ve tamamen yenilenen altyapısı ile sınıf atladı

Audi A5, genişleyen boyutları, yeni teknolojisi ve tamamen yenilenen altyapısı ile sınıf atladı
0

BEĞENDİM

Audi
Audi A5, genişleyen boyutları, yeni teknolojisi ve
tamamen yenilenen altyapısı ile sınıf atladı

 

Audi, Premium Platform Combustion (PPC) temelinde geliştirilen ve yeni MHEV plus teknolojisine sahip güçlü ve kısmen elektrikli dizel ve benzinli motorlarıyla donatılmış Yeni A5 model ailesini tanıttı. 

 

Audi, yeni A5 ailesiyle orta sınıf segmentindeki başarılı tarihinin bir sonraki dönemini başlatıyor. İlk Audi A4’ten 30 yıl sonra, artık Audi A5 olarak adlandırılan son neslin keskinleştirilmiş tasarım dili, premium oranlarıyla etkileyici bir görünüm sunuyor. Hem Sedan hem de Avant gövde stilleri, Audi tasarım felsefesinin sportif özünü mükemmel bir şekilde yansıtıyor. İç mekandaki yeni tasarım dili, geniş bir alan hissi yaratırken, ekranları dijital bir sahnede konumlandırıyor. Yeni işletim konsepti, araçla olan etkileşimi artırıyor. Verimli, kısmen elektrikli içten yanmalı motorlar ve etkileyici S modelleri de ürün yelpazesini tamamlıyor.

Audi, 2024’ten itibaren model yelpazesini genişletmesine paralel olarak modellerin isimlendirmesini çift sayılar elektrikli modelleri, tek sayılar ise içten yanmalı motorlu araçları temsil edecek şekilde yeniden yapılandırmıştı. Yeni neslin tanıtımıyla birlikte, uzun yıllardır en çok satan modellerden biri olan Audi A4’ün yerini Audi A5 alıyor. Neckarsulm’da üretilecek model, dört yeni varyantta sunuluyor: A5 Sedan ve S5 Sedan, A5 Avant ve S5 Avant. Bu varyantlar, yeni geliştirdiği altyapı olan Premium Platform Combustion (PPC) üzerinde pazara sunulan ilk modeller olma özelliğine sahip.

 

Yeni Audi A5, 4.195.943 TL’den başlayan fiyatlarla Audi showroomlarında satışa sunuluyor.

 

Bir üst segmente yaklaşan A5, kullanıcılarına da sınıf atlatıyor

Sedan ve Avant modelleri, 4.829 mm uzunluğuyla aynı araç boyutlarına sahip. Bu uzunluk, onları üst orta sınıf segmentlerde sağlam bir şekilde konumlandırıyor. A4’e kıyasla yeni modellerin uzunluğu 67 mm arttı.

 

2,892 milimetrelik uzun dingil mesafesi ve kısa çıkıntılar, premium oranları yansıtıyor. Bu, uzun mesafelerde sürüş kalitesine ve geniş iç mekana katkı sağlıyor. Aynı zamanda Audi, yeni A5’in temel özelliklerini iyileştiriyor. Audi müşterilerinin en çok tercih ettiği navigasyon sistemi, elektrikli açılıp kapanan bagaj kapağı ve indüktif şarj özelliğine sahip kablosuz şarj bölmesi gibi birçok özellik artık standart olarak sunuluyor.

Zengin donanım seçeneği

Yeni Audi A5’te ekipman seviyesi de artırıldı. Audi müşterilerinin sıklıkla tercih ettiği Matrix LED Far ile 10,9 inçlik ön yolcu ekranı Teknoloji Paketi Plus donanımına standart olarak eklenirken, neredeyse tüm yolcu bölmesini kaplayan, segmentlere ayrılabilir şeffaflığa sahip panoramik cam tavan tüm donanım seçeneklerinde standart olarak sunuluyor.

Opsiyonel ekstralar, aracın bireysel tercihlere göre özelleştirilmesini sağlıyor. Bu ekstralar arasında 3D ses ve koltuk başlığı hoparlörlerine sahip Bang & Olufsen Premium Ses Sistemi, elektrikli direksiyon kolon ayarı ve garaj kapısı açma gibi çeşitli seçenekler sunuluyor. Birbirinin üzerine inşa edilen paketler halinde sunulan özel ekipmanlar da opsiyonel olarak tercih edilebiliyor.

 

Yeni Bir teknoloji: MHEV Plus

Yeni MHEV plus teknolojisinde motorlar; 48 volt mild hibrit sistem, lityum demir fosfat batarya ile donatıldı. MHEV plus sistemi, yeni Audi A5 TDI ve Audi S5 modellerinin performansını ve verimliliğini yeni bir seviyeye taşıyor. Sistemler, şehir dışı yollarda ek elektrik gücüyle (18 kW’a kadar/24 hp) dinamik bir sürüş sunarken, aynı zamanda şehir içi trafiğinde dur-kalk sırasında tamamen elektrikli sürüş imkânı sağlıyor. Yavaşlama sırasında, tahrik jeneratörü, bataryaya 25 kW’a kadar rejeneratif frenleme ile enerji geri kazandırıyor.

 

Mükemmel bir uyum: Yüksek şarj kapasitesi sayesinde, genellikle bir sonraki hızlı ivmelenme için bataryada yeterli enerji bulunuyor.

 

MHEV plus sistemi, şehir içi trafikte birçok avantaj sunuyor. Bir yandan, içten yanmalı motora elektrik desteği, özellikle yavaş sürüşlerde yakıt tüketimini önemli ölçüde azaltırken diğer yandan, depolanan enerji, içten yanmalı motor devre dışı olduğunda (örneğin trafik ışıklarında) bile yüksek güç tüketen sistemlere elektrik sağlıyor. Yeterli şarj seviyesinde, elektrikle çalışan klima kompresörü, içten yanmalı motor devrede olmasa bile iç mekânı konforlu bir ısıda tutmaya devam ediyor.

Daha dinamik şasi ve direksiyon tasarımıyla kusursuz ve dinamik sürüş keyfi

Audi DNA’sına sadık bir sürüş deneyimi için yalnızca tahrik değil, aynı zamanda şasi de belirleyici bir faktör. Yeni Audi A5 ve S5 modelleri geliştirilirken, markaya özgü sürüş özellikleri, en önemli teknik önceliklerden biriydi. Bu özellikler arasında zahmetsiz ve hassas sürüş de yer alıyor. Yeni Audi A5 geliştirilirken, dinamik ve çevik kullanımıyla etkileyici aynı zamanda konforlu olmasına önem verildi. Bunu başarmak için Audi, şasiyi bir dizi detaylı iyileştirmeyle revize etti. Örneğin direksiyon aksamı, aradaki bağlantı materyalleri azaltılarak doğrudan gövdeye monte edildi ve bu sayede sürüş hissiyatı artırıldı. Sonuç olarak, sürücü her durumda yoldaki koşullar hakkında net geri bildirim alıyor.

Virajlarda, Audi A5 ailesi, arka aksta daha sert bağlantı ve stabilizasyon sayesinde daha çevik bir sürüş sunuyor. Entegre fren kontrol sistemi, dinamik fren torku dağılımıyla fren basıncını hızla artırıyor ve virajlarda iç tekerleklere yapılan hedefli fren müdahaleleriyle dinamik viraj dönüşüne destek veriyor.

 

Yeni Audi A5, standart olarak dinamik ayarlanmış çelik süspansiyon ile üretiliyor. Opsiyonel olarak, S spor süspansiyonu (Audi S5’te standart) ve sönümleme kontrollü S Spor süspansiyon da mevcut. Her iki opsiyonel versiyon da gövdeyi 20 milimetre alçaltıyor. Sönümleme kontrolüne sahip opsiyonel S spor süspansiyonu, Audi drive select dinamik sürüş sisteminden seçilebilen sürüş modları arasında önemli ölçüde geniş bir aralık sunuyor. Dinamik mod, belirgin şekilde daha sert ve daha dinamik ayarlanmışken, konfor modu daha rahat bir sürüş sunuyor.

Yeni işletim konseptiyle iki iç mekân ekranı 

Araca girildiğinde yeni ekranlar hemen dikkat çekiyor: 11,9 inç Audi sanal kokpit plus ve kavisli tasarıma sahip 14,5 inç Audi MMI panoramik ekran ve standart olarak sunulan 10,9 inç MMI ön yolcu ekranı da Dijital Sahneyi tamamlıyor. Geliştirilen bu konseptte, ergonomi ve sürücü odaklı basit kullanım temel unsurlar olarak öne çıkıyor.

 

Kavisli panoramik ekran, rahatça erişilebilecek ve kullanılabilecek şekilde tasarlandı.

 

Yeni Audi A5 modellerindeki head-up display (HUD) de yeniden geliştirildi. Montaj alanının maksimum kullanımı ve uyarlanmış ekran teknolojisi sayesinde, görünen görüntü alanı önceki modele göre yüzde 85’ten fazla büyüdü ve görüntü daha da hassas hale geldi. Sürücüler ilk kez araç ve bilgi-eğlence fonksiyonlarını head-up display üzerinden kontrol etme seçeneğine sahip. HUD, hız, asistan sistemleri, navigasyon talimatları ve medya verilerini net bir şekilde görüntülüyor.

 

Audi, aracında müzik dinlemeyi sevenler için opsiyonel Bang & Olufsen Premium ses sistemi ile 3D ses ve koltuk başlığı hoparlörleri sunuyor. Bu sistem, maksimum akustik hassasiyet ve doğal bir ses sayesinde oldukça etkileyici. Toplamda 20 hoparlör ve 810 watt gücünde iki amplifikatör benzersiz bir ses deneyimi sağlıyor. Opsiyonel spor koltukların ön koltuk başlıklarına entegre dört hoparlör, kişisel çevresel ses deneyimini geliştiriyor ve etkileyici bir ses ortamı sunuyor. Telefon görüşmeleri sırasında da koltuk başlığı hoparlörleri akustiği iyileştiriyor, çünkü telefon görüşmeleri aracın dışına ses vermiyor ve ön koltuklardaki yolcular kişisel telefon görüşmelerini rahatça yapabiliyor. İsteğe bağlı olarak, navigasyon uyarıları da doğrudan sürücünün koltuk başlığına iletilebiliyor, böylece diğer yolcular rahatsız olmuyor.

Dijital aydınlatmada yeni standartlar 

Yeni A5 modellerinin sınıfında, Audi aydınlatma tasarımı ve teknolojisi alanındaki lider rolünü pekiştiriyor. Audi A5 ailesi, opsiyonel olarak önde dijital, özelleştirilebilir LED gündüz farları ve arkada ikinci nesil dijital OLED arka lambalar sunuyor. Dijital OLED panel başına yaklaşık 60 segment ile A5’in arkasında adeta bir ekran işlevi görmeye başlıyor. Bu, araçtan araca iletişim sağlıyor ve yollarda güvenliği artırıyor. Örneğin, otomatik park etme sırasında veya bir kaza ya da tehlike durumunda, dijital ışık imzası içinde belirli bir ışık sembolü ile diğer araçları uyaran yeni iletişim ışığı buna dahil.

Aracı kilitleme ve araçtan ayrılma sırasında gerçekleşen dinamik ışık efektleri, Audi’nin DNA’sının bir parçası olarak hareket estetiğini yansıtıyor. Aynı durum, farlar ve arka lambalardaki ışığı daha önce görülmemiş bir şekilde hareket ettiren aktif dijital ışık imzası için de geçerli. Farlar ve arka lambalar üç boyutlu olarak tasarlanmış ve opsiyonel dijital ışık imzaları sunuyor, böylece fiziksel ve dijital dünyaları bir araya getiriyor.

Devamını Oku